Yeri, zamanı ve mekanı iyi ayarlanmazsa espri nasıl havayı soğutur?- Siirt Valisi “devlet baba” fırçasıyla “gönül alma” arasında kalırsa...
- MHP’lilerin espri açılımı tam gaz
RAPORU HAZIRLAYANLAR:
Azime Acar & Ender Bölükbaşı
Dikkatimizi çekiyor, ya bürokratlar ya da genellikle siyaseten ağızlarından pek bal damlamayan siyasiler espri yapmaya kalkınca ortalık biraz serinliyor.
Geçen hafta Siirt Pervari İlçesi Belenoluk Jandarma Karakolu’na saldırarak, altı askeri şehit eden, 11 askeri de yaralayan PKK’lı teröristlerin canlı kalkan olarak kullandığı öğretmenlere Siirt Valisi Musa Çolak “Geçmiş olsun” ziyaretinde bulundu.
Buraya kadar her şey olması gerektiği şekilde ve siyasi nezaket sınırlarının içindeydi.
Ancak, Vali Çolak ziyaret sırasında belki de kameraların önünde olmanın da şevkiyle bürokrat çizgisini aşıp, önce köylü kadınlara bir devlet büyüğü fırçası attı.
Köylü kadınlara, “Siz nasıl görmediniz PKK’lı teröristleri” diye resmen çıkıştı.
Sonra da sözlerinin yarattığı soğuk havanın etkisini ortadan kaldırmak için bu kez “espri yapma” gafletine düştü.
Çocukların yanındaki kadınlarla sohbet ederken, çocuğun birinin akıcı bir Türkçe ile konuştuğunu görüp, nedense hayretler içinde kaldı, “Sen ne güzel Türkçe konuşuyormuşsun oğlum, bak isteyince nasıl oluyor güzel Türkçe” deyiverdi.
Valinin önce fırçası, arkasından gönül alma çabası etraftaki havanın hızla serinlemesine yol açtı. Yapılan espri yüzlerde zoraki bir gülümseme yarattı.
Siyasette esprinin yeri ve zamanı konusundaki ustalıktan belki de en uzak isimlerden birisi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli.
Seçimler sırasındaki ağzından çıkan piskevüt sözünün yarattığı sempatinin farkına sonradan varan Bahçeli, işin üzerine gidip bunu bir siyasi kazanca çevirmişti.
Şimdi halkla az da olsa yaptığı buluşmalar sırasında benzer esprili tavrını sürdürmeye çalışıyor ama nedense Bahçeli’nin üzerinde biraz eğreti duruyor.
Son olarak Denizli’deki İl Başkanları Toplantısı'na katılan Bahçeli, güvenlik görevlisi kadının kendisini Pamukkale travertenlerine “güvenlik nedeniyle” sokmaması üzerine çevresindekileri teselli için espiriyi patlattı:
“Bir beyaz gözlük takarız. Dağa taşa bakarız, her yer bizim için Pamukkale olur.”
Belki ki Bahçeli o gün esprili tarafından kalkmıştı. Bu kez dönüş yolunda Afyonkarahisar yakınlarında bir kamyoncu lokantasında mola verip, kamyoncularla sohbet etti. Bahçeli, poz verirken de cebindeki tespihini çıkarıp, “Şoförler gibi poz verelim” deyiverdi.
SONUÇ
Ancak MHP’li Oktay Vural’ın espri anlayışı AKP’lilere soğuk duş gibi geldi.
Anayasa değişikliği için AKP ile meclis çatısı altında buluşan Oktay Vural, çıkışta AKP’li milletvekilleriyle ortak basın toplantısı düzenleyip medyanın sorularını yanıtladı.
Bu sırada Oktay Vural, “dinlenme” ve “gizli video” kayıtlarından en çok muzdarip olan bir partinin genel başkan yardımcısı olarak yersiz de bir espri yaptı.
Vural, partiler arası yapılan gizli görüşmelerin internet sitelerine sızmasını şöyle hatırlattı:
“Son dönemde bütün görüşmeler internete düşüyor, biliyorsunuz partimizde dinleniyordu.
Şimdi bu görüşmeler de internette yayınlanacak diye endişe ettim. Ama yok yok düşmez diye düşünüyorum.
Artık burada bir yanda Adalet Bakanı, bir yanda açılımdan sorumlu Başbakan Yardımcısı var.
Herhalde gerekli önlemleri almışlardır. Herhalde Adalet Bakanı dışarı bir Jammer falan koydurmuştur.”
Adalet Bakanı Sadullah Ergin ise espri topunu göğsünde yumuşatmadı bile.
“Yok öyle bir şey, nereden çıkardın” deyip, zoraki bir gülümsemeyle Vural’ın esprisini karşıladı.