Sitemizde Ara

  • “Korsan Taksi Piyangosu” öyle birine çıktı ki
  • Esnaf Odası’nın yeni başkanının  medya ilişkilerinde acemi halleri


RAPORU HAZIRLAYANLAR:
Azime Acar & Ender Bölükbaşı
 


Korsan taksicilere verilen para cezalarını artıran yasa teklifi geçen hafta Meclis’te kabul edildi.

Yasanın Meclis’ten geçmesinden sonra başta Başbakan Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm bakanlara teşekkür eden isim, İstanbul Taksiciler ve Esnaf Odası Başkanı Yılmaz Yahya Uğur oldu.

Oda’nın yeni seçilen Başkanı Yılmaz Yahya Uğur’un medya ile selamlaşması ise biraz garipti.

Çünkü, başkanın üzerine kayıtlı olan bir araca “korsan taksicilik yaptığı gerekçesiyle” 650 lira para cezası kesilip, 15 gün de trafikten men edildi.

Papa’nın genelevde yakalanması kadar garip olay yeni Başkan Yılmaz Yahya Uğur’un başına neden geldi?



Başkan, “kendisine iftira atıldığını” söyleyerek, “Otomobil benim üzerime ancak üç yıldır ağabeyim kullanıyor" demesine rağmen, açıklamalarında nedense bir “acaba” tatminsizliği kaldı.

Gazetecilerin karşısına, korsan taksicileri yerden yere vuran bir açıklama ile çıkan Uğur, “Ekmek parası falan değil, bunlar kolay paranın peşinde” dedi. Ancak, gazeteciler o basın buluşmasına gayet hazırlıklı gelmişti.
 
Korsanlarla yaptığı mücadeleden uzun uzun bahseden Uğur, gazetecilerin "kendi adına kayıtlı otomobilin ‘korsan taksi’ nedeniyle bağlandığını” söylediğinde, ağzı bir karış açık kaldı.

Gazetecilerin öğrenmesinden bir hafta önce meydana gelen olayın medyaya sızmasından afallayan Başkan’ın ilk sözleri tam saha savunma niteliğindeydi:

“Ben otomobilin bağlı olduğunu duydum, ama korsan taksicilikten bağlı olduğunu bilmiyordum. Otomobil benim üzerime ancak ağabeyim kullanıyor. Ağabeyim korsan taksicilik yapmaz. Olay da tamamen iftiradır.

Ağabeyim şikâyette bulunacak. Taksim’de bir oteli var. Ben korsanla mücadele için büyük bir çaba sarf ettim. Yasanın çıkmasının ardından bu olayın basına çıkması beni düşündürdü.

45 yıllık bir yönetimi devraldım. Bu olayı magazinselleştirmek isteyenler, korsan taksiciler, bu konudaki çalışmalarımızı gölgelemek isteyenler servis etmiş olabilir.”


Başkan’ın savunma stratejisi ‘iftira’ya dayanıyordu ama gazeteciler Yılmaz Yahya Uğur’un Taksim’de otel işleten ağabeyi Yusuf Yüksel Uğur’un da kapısını çaldı.

Yusuf Yüksel Uğur’un savunması ise şöyleydi:

Oğlum turistlerle çok samimi arkadaş oldu ve otelden ayrıldıkları gün onları bırakmamı rica etti. Ben de onları Atatürk Havalimanı’na götürdüm.

Turistleri indirdikten sonra yanıma sivil bir trafik polisi geldi. Ehliyet ile ruhsatı görmek istedi. Bana
‘sorgulama için’ dedi. Daha sonra ‘korsan taksi olup olmadığımı’ sordu.

Ben korsan taksicilik yapmadığımı, turistlerden para almadığımı ve onlarla dost olduğumu söyledim. Ancak o dinlemeden ceza kesti ve otomobili bağladı.”



SONUÇ

Esnaf Odası Başkanı Yılmaz Yahya Uğur belki de hiç tahmin etmediği bir şansızlık yaşamış olabilir.

Hatta belki de muhalifleri bu haberi medyaya sızdırmış olabilir.

Ama bu Başkan seçildikten sonra her anının medyanın kapsama alanında olacağı gerçeğini değiştirmez.

Kendi üzerine olan bir aracın “otel müşterilerine jest” olsa bile böyle bir amaçla kullanılmaması gerektiğini Başkan acı bir tecrübe ile öğrendi.

Medya da yeni Başkan’a bu vesileyle selamını çaktı.