- Bakan oldum diye sevinme, twet attım diye gerinme
- Twet istemezse insan ölmezmiş
RAPORU HAZIRLAYANLAR:
Azime Acar & Ender Bölükbaşı
Özellikle yeni atanan bakan ve bürokratların sıkça karşılaştıkları “medya ilişkisi acemiliği”nin bir örneğini Sağlık Bakanlığı’nda yaşadık.
10 yıllık Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın yerine atandığına bir süre kendi bile inanmayan Müezzinoğlu, gelir gelmez medya ile ilişkiye “kendi üslubumu katayım” derken, medya üslubunca ayar çekildi.
Yeni bakan, dört aydır Memorial Hastanesi’nde yoğun bakımda yatan arabeskin efsane ismi Müslüm Gürses’in Pazar günkü vefatından bir kaç gün önce öyle bir twet attı ki... Müslüm Baba’yı erkenden ahirete yolcu etti.
Müezzinoğlu’nun danışmanları tarafından atıldığı belli olan twet aynen şöyleydi; “Müslüm Gürses’i kaybettik, çok üzgünüm. Başımız sağolsun, ailesi ve yakınlarına baş sağlığı diliyorum.”
Bakan’ın kendi ağzından yazılmışcasına yollanan bu twet’ten bir saat sonra hastane ve yetkililer “sanatçının ölmediği ama yaşam fonksiyonlarının kritik olduğu” duyurusunu yaptılar.
Bakan twet’ini hemen geri çekti ama nafile.
Sanatçının durumunun “kritik” olduğu herkes tarafından biliniyordu ama vefat aşamasına gelip gelmediği kesin değildi.
Danışmanlarının hastane içinden aldıkları bilgileri kullanma aceleciliği Müezzinoğlu’nu zor durumda bıraktı.
Ertesi gün alelacele hastaneyi ziyaret eden Bakan, kameraların karşısına geçerken bu sorunun kendisine sorulacağının gayet bilincindeydi. O yüzden cevabını da hazırlamıştı;
“Bizim teknik ekibimizin bir hatası olmuş. Ben Kırklareli’ndeydim, onu hemen telafi ettik. Ben bu anlamda ömrüne bereket olsun diye temennide bulunmak istiyorum. Bazen böyle teknik hatalar olabiliyor. İnşallah ömrüne bereket olur.”
Bakanın “teknik hata” olarak gördüğü mesele onun medya ile tanışma vesilesi de oldu.
Yeni Sağlık Bakanı, bu twet’ten bir kaç gün önce medya ile ilk buluşmasını yaptığında, 25 yıl boyunca her gün “tek bir sigara” içtiğini söylemiş, sigaraya karşı mücadelede “sigarayı bırakmayı başaranlara bir takım elbise hediye ettiğini” anlatmıştı. Hatta, ilk elbise aldığı kişinin o zamanlar İstanbul Valisi olan yeni İçişleri Bakanı Muammer Güler olduğunu açıklamıştı.
Sigarayı bırakan 110 kişiye takım elbise alan Müezzinoğlu, bu işin kendisine biraz pahalıya mal olduğunu da eklemişti. Ancak, Bakan Bey’in bu açıklamasının medyaya yansımasıyla birlikte Sağlık Bakanlığı’nın sigara bırakma hattı ALO 171’e çağrı yağdı.
Arayanlar, “Ben de sigarayı bırakacağım, takım elbise hazır mı” diye sorunca, Bakanlık yetkilileri, “Bakan bey, gazetecilerle sadece bir anısını paylaştı” demekle yetindiler.
SONUÇ
Yeni Sağlık Bakanı twet atarken de samimi açıklama yaparken de biraz acele ediyor. Sıcak iletişimle medyanın öznesi olma çabası daha çok sıcak krizlere gebe.
Nitekim, “özür” açıklamalarının kafi gelmediğine iyi örneklerden birisini de Memorial Hastanesi verdi.
Yılbaşı gecesi Müslüm Gürses’e yoğun bakımda, “çalgılı türkülü eğlence” düzenlenmesine izin verdiği söylenen ve bu yüzden burada kaptığı mikropla durumunun ağırlaştığı iddia edilen olayla ilgili hastane bir jestle durumu kurtarmak istedi.
Dört ay boyunca yoğun bakımda yatan ve 1 trilyonu bulan masrafların Müslüm Gürses’in yakınlarından alınmayacağını açıkladı.
Müslüm Gürses’in menajeri tarafından yapılan bu açıklamadaki “para jesti” belki anlamlı. Ama bütün bu eleştiriler karşısında hastane suskun kalırken, başkaları konuşuyor. Üstelik o konuşanlar Müslüm Gürses’in en yakınları ve oradan buradan duyduklarını medyaya aktarıyorlar.
Örneğin, sanatçı İbrahim Tatlıses’in bir web sitesine yaptığı ve hastaneyi suçlayan açıklaması en çarpıcı olanlarından birisiydi.
İletişim boşluğunu bir jestle doldurmaya çalışan hastanenin önümüzdeki dönemde hep başı ağrıyacak gibi görünüyor.
Müslüm Gürses’i sevenlerin başı sağolsun.