• “23 Nisan dondurması”…  Bu başlık hangi   gazeteye ait?
• Bugün 23 Nisan / Buz Kesiyor İnsan…
• 23 Nisan “çocuk” bayramı olmaktan çıkıp, nasıl  protokolün yasak savmasına dönüştü?

 RAPORU HAZIRLAYANLAR:
Azime Acar & Ender Bölükbaşı

Günler öncesinden meteoroloji  uyardı, “23 Nisan bütün yurtta yağışlı ve çok soğuk geçecek” diye.

Önlem alınması törenlerin gerekirse “kapalı alanlara” kaydırılması için yetkililere açık bir dille çağrı yapıldı.

Ama bu çağrı belli ki bir kulaktan girip, öbüründen rüzgar gibi çıktı gitti.
Her yıl ülkenin değişik yerlerinde 23 Nisan kutlamalarında çocuklara çektirilen standart eziyet, bu yıl kötü hava ile birlikte iyice katmerlendi.

Dünyanın tek çocuk bayramı, çocukların bayramı olmaktan çıkıp protokolün yasak savma eylemine dönüşünce, 23 Nisan akşamki ana haber bültenlerinde  ve 24 Nisan gazetelerinde çocuklarımızın sevincini paylaşmak yerine içimizi sızlatan görüntülere tanık olduk. Bir tarafta “kalın paltoları” içinde Atatürk heykellerine çelenk bırakıp, saygı duruşunda bulunan protokol, öbür tarafta “Havayı düşünemedik” diyen okul müdürlerinin kurbanı tir tir titreyen küçücük çocuklar.

Hele, bir kaç kare fotoğraf vardı ki…

Bir fotoğrafta, tören alanındaki bayrağı kendine kaşkol yaparak ısınmaya çalışanlar…
 
Bir diğerinde küçük kuzular misali birbirine sokularak ısınmaya çabalayanlar…

Bayılanlar…

Ayağındaki yırtık ayakkabı ile soğukta törene katılanlar…

23 Nisan “coşku”dan çok insanın içini burkup, acıttı.
Yetkililerin açıklamaları ise görüntüleri birer medya kazasına dönüştürdü.

* * *

Eskişehir’deki törenlerde bir buçuk saat törenin başlaması için stadyumda soğuk havada, yağmurda minikler bekletilirken, Vali Mehmet Kılıçlar, “Yağmur yağmaz diye ümit ettik” diyordu.

Valiye göre “zaten çok fazla yağmur yağmamıştı”.
 
Dahası  törenlerin iptal edilmesi halinde, medyanın siyasi bir sonuç çıkarmasından endişe ettiğinden olacak, baklayı ağzından bakın nasıl çıkardı;

“Töreni yapmamız ertelemekten daha uygundu. Çocuklar biraz üşüdü ama 23 Nisan her zaman soğuk olur. İptal etsek tepki olurdu.”

Vali, “siyaseten kaza yapmak” yerine medya kazası yapmayı tercih etmişti belli ki.

Törenlerin vazgeçilmez mekanı Taksim’de de benzer ızdırap, gazete sayfalarına yansıdı.
 
İstanbul’un üst düzey protokolü tam kadro, kalın paltolu Taksim meydanındaydılar. Çocuklar ise tiril tiril kısa kollu tişörtler içinde, sert esen rüzgarın önünde ilkbahar yaprağı gibi titriyorlardı.

Taksim İlköğretim Okulu Müdürü Muzaffer Kılıç yağmur altında dakikalarca tören eziyeti çeken miniklerin durumuna üzüldüğünü söyleyip, “Hava durumunu düşünemedik” dedi.

Dedi ama bununla da kalmadı, “öğrencilerin sosyal ve ekonomik durumlarının iyi olmadığını, bu nedenle tek tip düzgün kıyafetle katılmalarını istedikleri için” bu sorunun yaşandığını savundu.

SONUÇ
Ama hiçbiri Habertürk Gazetesi Ankara muhabiri Arif Akdoğan’ın çektiği fotoğraf kadar çarpıcı değildi.
 
Meclis Başkanı Köksal Toptan ve Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in aralarında bulunduğu üst düzey protokol 23 Nisan’ı, Cumhuriyet’in ilk okullarından birinde kutlamaya karar vermişti.

Yağmur altında uzun süre içerde eğitimcilerle görüşen protokolün çıkmasını bekledi minik öğrenciler.

Protokol, dışarı çıktığında, kendileri için ayrılan özel yapılmış tenteli bölümden töreni izlediler.
 
Bu sırada gazeteci çelişkinin fotoğrafını  tek karede kadraja sığdırdı.

Üzerine de “23 Nisan Dondurması” diye manşetini attı.

Tentenin altında protokol, hemen sağında saçak altında yağmurdan korunmaya çalışan tir tir titreyen çocuklar…

Bugün 23 Nisan / Buz Kesiyor İnsan…