- Komplo varsa “gerçek” de var
- Etik kokan hareketler bunlar
- BBC ve CIA’nin şeflerinden “ders” niyetine iki istifa
RAPORU HAZIRLAYANLAR:
Azime Acar & Ender Bölükbaşı
Batı’daki “Komplo varsa gerçek de var” lafının Doğu’daki karşılığı “Alem buysa Kral benim”dir herhalde.
CIA Başkanı David Petraeus’un şok eden istifası, hemen arkasından BBC’nin iki aylık Genel Müdürü George Entwistle’in yanlış çıkan bir haber üzerine istifa etmesi “Vay canına” dedirtti.
Hikayesi bir yasak aşk ilişkisiyle başlayan CIA Başkanı Petraeus Türkiye'de “Kuzey Irak’ta, 2003’te Türk askerinin kafasına çuval geçirten komutan” olarak tanınıyor.
Bu kez ‘Çuvalcı Komutan’ın başına FBI çorabı geçirdi.
Afganistan Orduları’na komuta ederken eski asker, taze gazeteci bir kadınla yakınlaşarak bir yıl bir ilişki yaşayan Petraeus, herhalde bu ilişkisinin devletin iç hizmet güvenliğinden sorumlu FBI tarafından ortaya çıkarılacağını aklına getirmemişti.
Bu olayla, FBI’ın devletin üst düzey yöneticilerinin her türlü trafiğini onlardan habersiz “kendi güvenliklerini sağlamak adına” takip ettiği de ortaya çıktı.
FBI, Petraeus’un ilişkisi olduğu iddia edilen Paula Broadwell’den gelen e-maillerin dikkat çektiğini ve geriye doğru bir tarama yapıldığında, Broadwell ile CIA Başkanı arasında gönül ilişkisi olduğunun ortaya çıkarıldığını açıkladı.
Açıklamada, CIA Başkanı’nın izlenmesinin “Devlet güvenliği için tamamen yasal gerekçelerle yapıldığının” da altı çizildi.
CIA Başkanı’nın ABD Başkanlık seçimlerinin hemen ertesinde sunduğu istifanın arkasındaki hikaye de çok ilginç.
Afganistan Orduları Komutanı iken Paula Broadwell ile tanışan Petraeus, Broadwell’i de Afganistan’a götürmüş ve onunla kendi biyografisini yazması için anlaşmış. İki çocuk annesi ve evli olan Broadwell, bir yılı aşkın süre Afganistan’da Petraeus ile kitap üzerine çalışmış.
Ve, geçtiğimiz yaz aylarında “All in” (herşey dahil) adında bu kitabı yayınlamış. Kitapta, Irak’ta ve Afganistan’daki sert yöntemleriyle tanınan Petraeus, hani deyim yerindeyse neredeyse bir “melek” gibi tasvir edilmiş.
Eski asker, yeni gazeteci Broadwell’in attığı twet’lere göz attığımızda, özlü sözlere merakı hemen göze çarpıyor. Örneğin, Mahatma Gandhi’den “Göze göz, sonunda bütün dünyayı bırakacak bir sonuca yol açar” ve Churchill’in “Strateji ne kadar güzel olursa olsun, herkes sonuca bakar” sözlerini paylaşmış.
Ancak, özel hayatında stratejiyi güzel kurmuş ama sonucun belki kendisi için iyi ama CIA Başkanı için hiç iyi olmadığı aşikar. Çünkü, General Petraeus’un bir sonraki dönemde Cumhuriyetçiler’in “Başkan Adayı” olmasına kesin gözüyle bakılıyordu.
CIA Başkanı, “37 yıllık evliliğin ardından evlilik dışı bir ilişkiye girerken kötü bir karar verdim. Bu türde bir davranış hem bir koca hem de bizimki gibi bir örgütün lideri olarak kabul edilemez” diyerek, kariyerini etik sözcüklerle dolu bir açıklamayla sona erdirdi.
İşin bizim için ilginç olan yanı ise Petraeus’un “FBI bana komplo kurdu” veya “Bir komplo kurbanıyım” sözlerini sarf etmeyip, ortaya dökülen gerçeği kabul ederek, gereğini yapmasıydı.
Gelelim ikinci “gereğini yapma” vakasına.
Bize hayli uzak olan batı tipi etik kural istifasının ikinci örneği BBC’nin iki aylık genel müdüründen.
George Entwistle, BBC’de yayınlanan “Newsnight” programındaki bir yanlış haber yüzünden haftasonu apar topar istifa etti.
Genel Müdür, Newsnight programında “çocuk istismarı” ile ilgili yayınlanan bir haberde, eski bir Muhafazakar Partili politikacının “ismi verilmeden haksız yere hedef haline getirilmesi” nedeniyle istifa ettiğini duyurdu.
Newsnight programında Muhafazakar Partili Lord McAlpine adlı parlamento üyesinin 1980’lerde Galler’deki bakım evlerinde çocuklara cinsel tacizde bulunup, istismar ettiği iddia edilmiş, bu iddiada bulunan kişi daha sonra vazgeçip, özür dilemişti.
BBC’nin böylesine vahim bir gazetecilik hatası üst düzey yöneticileri çok zor durumda bıraktı.
“Yapılacak en onurlu şeyin, Genel Müdürlük makamından ayrılmak olduğuna karar verdim" diyen Entwistle, “Her ne kadar bütün programların içeriğiyle tek tek ilgilenemeyecek bile olsa tüm içeriğin sorumluluğunu taşıyan kişi olarak kabul edilemez gazetecilik standartlarını göz önüne alarak” görevinden ayrıldığını söyledi ve koltuğunu bu şık açıklama ile terk etti.
SONUÇ
Bir kaç ay geriye gittiğimizde, BBC’nin yeni Genel Müdürü’nün daha önce BBC’de görev yapan ünlü sunucu Jimmy Sevile’in “12-14 yaşındaki çocukları taciz ettiğine” ilişkin yine Newsnight programında yayınlanacak bir içeriğe müdahale edip, haberi engellediği iddia edilmişti.
Göreve geldiği ilk günlerde “geçen yıl 84 yaşında ölen ve altın tabutla gömülen BBC’nin efsane sunucusu Savile’nin hakkındaki haberlerini örtbas etmek iddiasıyla” Avam Kamarası Kültür ve Medya Komisyonu’na ifade vermek zorunda kalmıştı.
Belli ki Genel Müdür bu kez başka bir engelleme topuna girip, daha fazla risk almak istememişti. Ama haber hatalı çıkınca, fatura da ona kesildi.
Sonuçta, BBC Genel Müdürü’nün “Bana gazeteciler komplo kurdu” veya “Bu işin arkasında başka hesaplar var” türünden sözler de duymadık.
“Bizde olsa...” dediğinizi de duyar gibiyiz.